MÜSİAD 24. Olağan Genel Kurulu’nda konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “15 Temmuz kanlı darbe girişimi gibi yakın tarihimizin en ağır travmasını yaşamamıza, terörle mücadelede sınırlarımız içinde ve dışında verdiğimiz yoğun mücadeleye rağmen yüzde 2,9’luk büyüme sağladık. Türkiye’nin ekonomik bakımdan yanmasını, yıkılmasını, yerle bir olmasını bekleyenlerin heveslerini bir kez daha kursaklarında bıraktık” diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği’nin (MÜSİAD) 24. Genel Kurulu’na katıldı.
Haliç Kongre Merkezinde gerçekleştirilen kurulda; Başbakan Yardımcısı Veysi Kaynak, Maliye Bakanı Naci Ağbal, Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Faruk Özlü, Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Berat Albayrak, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Betül Sayan Kaya, İstanbul Valisi Vasip Şahin ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş da hazır bulundu. Cumhurbaşkanı Erdoğan, dernek üyelerine ve davetlilere hitaben bir konuşma yaptı.
MÜSİAD’ın 24. genel kurulunun başarılı geçmesi temennisinde bulunan ve dernek çatısı altında hizmet verenlere teşekkür eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, sivil toplum kuruluşlarının bayrak yarışı usulüyle hizmet verdiğine işaret etti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2012’den beri dernek başkanlığını yürüten Nail Olpak’ı ve bugünkü kurulda aday olarak kendisinden görevi devralacak olan Abdurrahman Kaan’ı tebrik etti.
“MÜSİAD, BİR MEDENİYET DAVASI”
MÜSİAD’ın diğer iş adamı derneklerinden farkının, iş dünyası yanında toplumun tamamına yönelik eğitim ve rehberlik çalışmalarına yer vermesinin olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bunun içindir ki, derneğimizi ‘bu ülkeden kazandığını yine bu ülke için harcama’ anlayışıyla hareket eden bir teşekkül olarak görüyorum. Sadece üyesi olan iş adamları arasındaki bir dayanışma örgütü olmakla kalmayıp, aynı zamanda bir medeniyet davası olan MÜSİAD’ın yönetimine ve tüm üyelerine, şahsım ve milletim adına şükranlarımı sunuyorum” diye konuştu.
Derneğin bir önceki genel kurulunun yapıldığı 2015 Nisan ayından bugüne kadar Türkiye’de yaşananlara bakıldığında, ülkenin ve milletin ne büyük badireler atlatıp ne tür sorunlarla yüzleştiğinin daha iyi görüleceğini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, 7 Haziran 2015’teki seçimlerde hiçbir partinin tek başına hükûmet kuracak oy alamaması ile ortaya çıkan belirsizlik ortamını, bunu fırsat bilen bölücü terör örgütünün başlattığı çukur eylemlerini hatırlattı.
“DARBENİN BASTIRILMASIYLA BİRLİKTE, TÜM GÜCÜMÜZLE FETÖ TERÖR ÖRGÜTÜNÜN ÜZERİNE GİTTİK”
Güvenlik güçlerinin mücadelesiyle, bu eylemlerin amacına ulaşamadığını sözlerine ekleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, devamında şunları söyledi: “Aynı dönemde, bir başka terör örgütü DEAŞ’da, sınırlarımızın içinde ve hemen yanında yoğun saldırılar başlattı. Bitti mi hayır. FETÖ ise, zaten ihanetlerine hiç ara vermiyordu. 1 Kasım seçimlerinde ülkemizin yeniden güçlü bir hükûmete sahip olmasıyla, terör örgütlerine karşı yürüttüğümüz mücadele çok daha etkin hâle geldi. Her topyekûn saldırı gibi, bu saldırının da ekonomi ayağı ihmal edilmemişti. Bununla birlikte, Türkiye hem terör örgütleriyle mücadelesinde başarıya ulaşarak, hem ekonomisini toparlayarak, 2016 yılında yeni bir atılıma girmişti. 15 Temmuz darbe girişimiyle, işte bu sırada karşılaştık. Türkiye tarihinin en büyük ihaneti olan bu darbe girişimini başlatanlar, karşılarında, kadını-erkeğiyle, yaşlısı-genciyle kıyama kalkmış koskoca bir milleti buldular.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, verilen şehit ve gazilerin, herkesi can evinden yaraladığını; ancak Türkiye’nin özgürlüğüne, geleceğine ve namusuna el uzatan hainlere ülkeyi bırakmadığını vurguladı ve “Dünyada eşi benzeri olmayan bu kahramanlığı gösteren milletimle gurur duyuyorum. Darbenin bastırılmasıyla birlikte, tüm gücümüzle FETÖ terör örgütünün üzerine gittik. Kamu kuruluşlarında, iş dünyasında, sivil toplum örgütlerinde, siyasette tespit edilebilen ne kadar FETÖ mensubu varsa hepsinden de hesap sormaya başladık. Şu anda bir temizlik harekâtı yapıyoruz” diye ekledi.
“PKK’YA KARŞI TARİHİMİZİN EN BAŞARILI OPERASYONLARINI YÜRÜTÜYORUZ”
Daha sonra da terör örgütlerinin yuvasına dönüşen Suriye’den Türkiye’ye yönelik tehditleri bertaraf etmek için Fırat Kalkanı Harekâtına giriştiklerini ve operasyonu başarıyla sonuçlandırdıklarını hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bugüne kadar Suriye’de DEAŞ ve PYD-YPG terör örgütlerinden temizlediğimiz alanlara yüz binin üzerinde Suriyeli geri dönerek, terk etmek zorunda kaldıkları yerlere tekrar yerleşmiştir. Ülke içinde de PKK terör örgütüne karşı, tarihimizin en başarılı operasyonlarını yürüttük, yürütüyoruz. Güya, bu yaz aylarında çok büyük eylemlere hazırlanan terör örgütüne saklandığı dağları, mağaraları dar ediyoruz. Hani ‘inlerine gireceğiz’ demiştik ya, ne kadar terör örgütü varsa, hepsinin de inine girdik, giriyoruz. Sırada olanlar var, onların da inine gireceğiz” şeklinde konuştu.
Bu operasyonlarda yer alanlardan birinin de geçtiğimiz günlerde Şırnak’taki helikopter kazasında şehit düşen Tümgeneral Aydoğan Aydın’ın olduğuna dikkat çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, Tümgeneral Aydın ile şehadetinden bir hafta önce Kato Dağları’nda iken telefonla görüştüğünü ve kendisinin, “Cumhurbaşkanım, bu inleri temizlemek suretiyle sadece buralar temizlenmeyecek, İstanbul da, Ankara da, tüm Türkiye bu teröristlerden temizlenecek” dediğini aktardı.
“BİR ŞEHRİ YAKACAKSINIZ, YIKACAKSINIZ VE BUNA ‘HAK VE ÖZGÜRLÜK MÜCADELESİ’ DİYECEKSİNİZ”
Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasında Gezi olaylarının 4. yıl dönümü olduğunu hatırlatarak, ana muhalefet partisi liderinin “4. yıl dönümü kutladığımız Gezi olaylarında hak ve özgürlük mücadelesi verenleri minnetle anıyorum” dediğine dikkat çekti ve şunları kaydetti: “Bu nasıl hak ve özgürlük mücadelesi? Yani bir şehri yakacaksınız, yıkacaksınız, polislerimizi şehit edeceksiniz, cam-çevre her şeyi indireceksiniz ve buna ‘hak ve özgürlük mücadelesi’ diyeceksiniz. Size ne yapıldı ki hak ve özgürlük mücadelesi veriyorsunuz? Hak ve özgürlük mücadelesini vermek, Yeşilköy Havalimanından kaçarak Bakırköy Belediye Başkanının evine sığınmak mıdır? Zaten 15 Temmuz’da da kaçaklardansın, yani 7 Ağustos’ta bizim buluşmamıza gelişin o bir vesileydi. Önce gelemeyeceğini bildirdi, bunu da milletimizin bilmesini istiyorum. Daha sonra kendisine çok baskılar yapıldı, bunun neticesinde son anda geleceğini bildirdiler; dürüst değil. Hatta biliyorsunuz, Yenikapı buluşmasını daha sonra da, ‘biz yokuz orada’ demeye başladı. Çünkü bunlarda barış, bunlarda kardeşlik, bunlarda birlik, beraberlik, böyle bir dert yok.”
Ana muhalefet partisinin, bölücü terör örgütü PKK’nın de arkasında durmuş olduğu örgütlerle beraber iş birliği yapmanın gayreti içinde olduğunu dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “İşte daha dün Taksim’de yürüyüş yapıyorlar, CHP’li milletvekilleri de onlarla beraber. Neyin yürüyüşünü yapıyorlar? Gezi olaylarının yürüyüşünü yapıyorlarmış. Gezi’de ne oldu? Gezi’de ortaya ne çıktıysa işte bu bölücü terör örgütünün bir provokasyonu neticesinde çıkmıştır ve bu işin içinde kendileri de var, kendi bütün ekipleriyle beraber bu işin içindeler” dedi.
“TÜRK EKONOMİSİNİN YIKILMASINI BEKLEYENLERİN HEVESİNİ KURSAKLARINDA BIRAKTIK”
Türkiye’nin demokrasisine, özgürlüğüne ve geleceğine saldıranların ekonomiye de boş bırakmadığını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Gezi olaylarına ve FETÖ’nün 17-25 Aralık saldırısına rağmen, 2013 yılını, dikkate edin, yüzde 8,5’luk bir büyüme oranıyla kapatmıştık. 2014 yılında önce mahalli idareler, ardından Cumhurbaşkanlığı seçimini yaşadık, buna rağmen yüzde 5,2’lik bir büyümeyle orada da başarılı bir netice elde ettik. 2015 yılında yaşadığımız iki genel seçime ve terör olaylarındaki tırmanışa rağmen yüzde 6,1’lik bir büyümeyle adeta bu tezgâhları kuranlara meydan okuduk” sözlerine yer verdi.
2016 yılında ise, 15 Temmuz kanlı darbe girişimine ve terörle mücadelede sınır içinde ve dışında verilen yoğun mücadeleye rağmen, yüzde 2,9’luk bir büyüme sağlandığına işaret ederek, “Türkiye’nin ekonomik bakımdan yanmasını, yıkılmasını, yerle yeksan olmasını bekleyenlerin heveslerini, bir kez daha kursaklarında bıraktık” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2017’nin ekonomide tarihî bir sıçrama yılı olacağını söyledi.
“EKONOMİDE İYİYE GİDİŞİYLE İLGİLİ SİNYALLER GELMEYE BAŞLADI”
Milletin birikmiş sıkıntılarının çözümüne yönelik 180 günlük kısa vadeli eylem programın, hazırlıklar tamamlandığında paylaşılacağını açıklayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, ekonominin iyiye gidişiyle ilgili sinyallerin gelmeye başladığını 2016’da 142,5 milyar dolara kadar düşen yıllık ihracatın, mayıs sonu itibarıyla yeniden yıllık bazda 147 milyar dolara çıktığını aktardı ve ihracatta 2014’te elde edilen 157,6 milyar dolarlık rekorun en geç önümüzdeki yılsonu itibarıyla geçileceğini kaydetti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, MÜSİAD yönetimi ve üyelerine hitaben sözlerini şöyle sürdürdü: “Ona göre daha çok koşturacağız, daha fazla çalışacağız. Başlattığımız istihdam seferberliğinin meyvelerini yavaş yavaş almaya başladık. Şu ana kadar istihdamda 1,2 milyonluk bir artış yaşandı. Davetimize sağ olsun işveren camiası olumlu bir cevap verdi. Bu konuda verilen tüm sözleri tek tek kaydettik, kaydediyoruz. Şahitler huzurunda verilen bu sözlerin her birinin takipçisi olacağım. Valilerimiz bu işin takipçisi. Borsadaki yükseliş ve dövizdeki düşüş, piyasaların ekonomimize olan güveninin tam olduğuna işaret ediyor. Beyaz eşya satışlarındaki yükseliş gibi pek çok emare, ekonominin çarklarının giderek daha hızlı dönmeye başladığını da gösteriyor. Buradan MÜSİAD üyeleri başta olmak üzere tüm iş adamlarımıza çağrıda bulunmak istiyorum: Ülkemize değer veriyorsak, ülkemizi seviyorsak, bu topraklara borcumuzu ödemek istiyorsak, şimdi harekete geçme zamanıdır. Daha çok çalışacağız. Gün, yatırım günüdür. Hiç işi geciktirmeyin. Müteşebbis, yatırımcı ruhunu kaybetmesin. Böyle bir zamanda eğer yatırım şansını değerlendirirsen, gelecek çok daha bereketli olacaktır.”
“OLAĞANÜSTÜ HÂL SADECE TERÖRLE MÜCADELE İÇİN VAR”
Ekonomi ile ilgili olarak, getirilen terör, darbe ve istikrar eleştirileri ile ilgili olarak bütün bunların geride kaldığını vurgulayan ve iş adamlarına, “Tüm imkânlarınızla, tüm cesaretinizle yatırım yapın, üretin, ihracatı zorlayın, istihdamı artırın, böylece siz de kazanın, ülkemiz de kazansın” dediğini aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Buna karşılık birileri hâlâ, ‘Efendim, olağanüstü hâl var’ diye sızlanıyor. Onların kimler olduğunu biliyorsunuz. Ben de diyorum ki, olağanüstü hâl girişimcilerimizin, yatırımcılarımızın önünü mü kesiyor, yoksa önünü mü açıyor? Eski olağanüstü hâlleri hatırlayın, fabrikaya girmezdin patron olarak, o günleri biz unutmadık. O olağanüstü hâllerin olduğu dönemlerde patron fabrikasına giremiyordu. Biz geldik, fabrikalarınızın kapısını açtık” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasına şöyle devam etti: “O fabrika çalışmadığı zaman bunun zararını görecek olan işveren olduğu kadar, aynı zamanda benim işçi kardeşimdir. Çalışmadığı zaman ne olacak, oradan işçi kardeşim de zarar görmeyecek mi? Sendika kalkıp her ay normal olarak aldığı maaşı işçisine ödeyecek mi? Yok, belli bir oranda ödüyor. Ama burada çok ciddi bir istismar mekanizması çalıştırılıyor, bu mekanizmaya da bizim eyvallah etmemiz lazım, çünkü buradan ülke de zarar görmemesi lazım, bütün o işçi kardeşlerim de zarar görmemesi lazım. Hakkın tecellisi için de ne gerekiyorsa bunu yapmaya zaten bizlerde devlet olarak varız. Herkes görüyor ve biliyor ki, olağanüstü hâl sadece terörle mücadele için vardır. Bugüne kadar hangi iş adamımızın, hangi vatandaşımızın herhangi bir işi, gücü, hakkı, hukuku olağanüstü hâlden dolayı zarar görmüştür, bunu bilelim. İnsanlarımızın günlük hayatında aksayan, onları rahatsız eden herhangi bir şey var mı? Yok, böyle bir şey kesinlikle söz konusu değildir. Terörist olmayan için olağanüstü hâl yok hükmündedir, bunu böyle bilelim.”
“YATIRIM YAPMAK, İŞİNİ BÜYÜTMEK İSTEYEN HERKESE CİDDİ TEŞVİKLER SAĞLANIYOR”
Olağanüstü hâl uygulamasına terörle mücadelede gerektiği kadar devam edeceğinin altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Kimse bize bunları bahane ederek sorumluluktan kaçmaya çalışmasın. Hükûmetimiz yatırım yapmak, işini büyütmek isteyen herkes için krediden istihdama geniş bir alanda gerçekten çok ciddi teşvikler sağlıyor, iş adamlarımızın bunlardan yararlanarak süratle harekete geçmelerini bekliyoruz. Bu konuda MÜSİAD üyelerine doğrusu güveniyorum, inşallah yeni Türkiye’nin inşasını sizlerle birlikte gerçekleştireceğiz” diye konuştu.
Türkiye’nin 2002’den bu yana 183 milyar dolar uluslararası yatırım çektiğini, istihdamı 6 milyonun üzerinde bir artışla 27 milyon çıkarttıklarını, Türk girişimcilerin yurtdışı yatırımlarının 37 milyar doları geçtiğini, inşaat sektörünün yurt dışına üstlendikleri projelerin tutarının bu dönemde 300 milyar dolara yaklaştığını aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, geçen yıl yurtdışından Türkiye’ye 360 bin kişinin tedavi için geldiğini, Türk dizilerinin 75 ülkede 400 milyon seyirci tarafından takip edildiğini, dünyanın her yerinden yatırımcıların kişilerin Türkiye’de gayrimenkul sahibi olmak için geldiğini hatırlattı.
“MÜSİAD BU YOLCULUK VE MÜCADELEDE HEP YANIMIZDAYDI”
Bugün yurt dışına çıkan, yurt dışıyla teması olan herkesin Türkiye’nin itibarını görüp duyduğuna değinen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Sıkıntılar yok değil mi? Var. Atalarımızın dediği gibi, değerli arkadaşlar, büyük dağın kışı da büyük olurmuş. Biz bu sıkıntıların hepsini de sabırla, azimle, kararlılıkla aştık, aşmaya devam edeceğiz. MÜSİAD bu yolculukta, bu mücadelede hep yanımızdaydı, inşallah bundan sonra da yine sizlerle birlikte ülkemizin gelişmesi, büyümesi, kalkınması, demokrasimizin güçlenmesi, refahımızın artması için çalışmayı sürdüreceğiz” değerlendirmesinde bulundu.
Konuşmasını MÜSİAD’ın 24. Genel Kurulunun hayırlı olması temennisi ile derneğin eski yönetimine teşekkürlerini, yeni yönetime başarı dileklerini ifade ederek tamamlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan’a konuşmasının ardından günün anısına MÜSİAD Başkanı Nail Olpak tarafından tarihî özelliği bulunan bir kalkan hediye edildi. Cumhurbaşkanı Erdoğan da Genel Kurul sponsorlarına plaket takdim edip hatıra fotoğrafı çektirdi.